Web sitemde, size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bundan memnun olduğunuzu varsayacağım.
0 yorumlar Mehmet Zeki Fidandal

YETİŞİN A DOSTLAR, SOYGUN VAR!

Mehmet Zeki Fidandal

Mehmet Zeki Fidandal

MEHMET ZEKİ FİDANDAL

Yetişin a dostlar! Soygun var soygun…

 

Yetişin a dostlar! Soygun var soygun…

 

 

A-A+

ABONE OLGoogle News

Mehmet Zeki Fidandal'ın 18 Ağustos 2023 tarihli Yenigün Gazetesi'ndeki köşe yazısıdır.

Hayat pahalılığı belimizi büküyor…

En temel ihtiyaç ve gıda maddelerini satın alamayan aile sayısı o kadar çok ki! Milyonlar desem abartmamış olurum.

Sektörler, artan maliyetleri mecburen ürünlerine yansıtıyorlar…

Ama bir sektör var ki onları anlayamıyorum…

Zincir marketlerden söz ediyorum.

Ülkemizde yaklaşık 45 bin civarında zincir market şubesi var…

Sektörde en bilinen ilk dört markanın toplam şube sayısı 34 bin civarında.

Yani o kadar çok çeşitli markalara ait şubeler var ki, mecburen hepimiz, 2 adım ötemizdeki zincir şubesine gidip alışveriş yapıyoruz.

Temel ihtiyaç malzemelerini, temizlik ürünlerini bütçemiz oranında satın almaya çalışıyoruz.

Fakat fiyatlar her gün değişiyor…

Geriye doğru değil, ileriye doğru…

Yani zam da zam…

Çalışanlar etiket değiştirmeye vakit bulamıyorlar…

Tamam, akaryakıta zam geliyor…

Enerji giderleri artıyor…

Personel giderleri yükseliyor…

Kiralar, nakliye vb. artıyor…

Hepsine tamam…

 

Hepsi kabulümüz…

Ancak tüm bu maliyetlerin BİRİM ÜRÜN FİYATINA yansıtılmasında, örneğin 3 TL ise marketler BİRİM ÜRÜN FİYATINDA 10 TL yapıyor…

Hadi bakalım yapmıyoruz desinler!...

Eğer aksini iddia ediyorlarsa örneğin TEMMUZ AYI MALİYET ARTIŞLARINI, BİRİM ÜRÜN MALİYETİ üzerinden kamuoyuna açıklasınlar…

Yapamazlar.

Çünkü zincir marketlerin en büyük kazançlarından biri akaryakıta, enerjiye vb. ürünlere zam gelmesidir.

Her gün zam olsun diye dua da ediyorlardır belki…

Yine ürünlere bir başka ZAM YAPMA yönetimine gelelim…

Zincir marketler, hiçbir ürün için günlük, haftalık ya da aylık fiyat belirlemesi yapmaz.

Yıllık yaparlar.

Bağlantıları da yıllıktır.

Üreticilerin maliyetlerinde artış olsa bile üreticilerin fiyatları revize etme talepleri çok dikkate alınmaz.

Üretici ürününü vermek istemezse tazminat hükmüyle karşı karşıya kalır.

Dolayısı ile ÜRETİCİ de çok az bir kazançla çalışır. Hatta zararına verir. Çünkü bağlantı yapmış, ön ödeme almıştır…

Dolayısı ile 3 TL'den bağlantı yapılan domates, rafta 35'e kadar etiketlenebilir.

20 TL'den bağlantı yapılan 16'lı tuvalet kağıdı, rafta 100 liranın üstünde etiket görebilir.

Peyniri saymıyorum bile…

Dolayısı ile kıssadan hisse…

Soyuluyor muyuz?

Evet, soyuluyoruz…

Eeee denetim yok mu?

Var... Ticaret Bakanlığı yapıyor.

Yeterli mi?  Değil elbette.

Zaten denetimin yönteminin de yanlış ve eksik olduğunu düşünüyorum…

Denetim kaynağından yapılmalı.

Depo denetimleri yapılmalı…

Hatırlarsınız pandemi döneminde zincir marketlerin depolarında tonlarca yağ bulunmuştu…

Zam gelen ürünlerin gerekçeleri yazılı olarak istenmelidir.

BİRİM ÜRÜN MALİYETİ açısından denetim yapılmalıdır.

Bu arada BELEDİYELERİ DE GÖREVE çağırıyorum.

Belediyelerin de zincir marketler üzerinde denetim yapma yetkisi vardır.

5393 Sayılı Belediye Kanununda açıkça yazar…

Belediyelerin fiyat denetimi, son kullanma tarih denetimi, hijyen, temizlik ve düzen denetimi, özellikle sebze ve meyvelerin hal faturaları denetimi olmak üzere pek çok konuda yetkisi vardır.

Hatta raf fiyatı ile kasa fiyatı denetimi de yapabilirler.

Evet sevgili okurlarım…

Bize de düşen görevler yok mu?

Elbette var.

En büyük silahımız yanlış yapan, fiyat oynaması yapan marketleri TEŞHİR ETMEMİZDİR.

Tüketici Hakem Heyetlerine şikayet etmemizdir.

Hukuki haklarımızı kullanmaktan çekinmeyelim…

Saygılarımla

Fikirleriniz Benim İçin Önemlidir

* Gerekli alan