KITLIK, TARIM ve BELEDİYELER
KITLIK, TARIM ve BELEDİYELER
Sevgili okurlarım…
Yaşadığımız pandemi süreci ve sonrasında ki Rusya-Ukrayna savaşı tüm dünyaya göstermiştir ki, dünya ekonomisi değişiyor, gıdaya ulaşım güçleşiyor ve üretim krizleri yaşanıyor…
Dünya, kıtlığa doğru sürükleniyor…
Bizi bu duruma getiren sömürgeci ülkeler bile ipin ucu kendilerine dayanınca çareler aramaya başladılar…
İspanya’nın başkenti Madrid’te yapılan son NATO toplantısında, en çok ele alınan konulardan biri de Ukrayna Tahılının dünya ülkelerine nasıl taşınacağıydı…
Bu duruma nasıl gelindi? konusunda uzun uzun konuşmaya ve yazmaya gerek yok…
Hepimiz az çok nedenlerini biliyoruz.
Şimdi gelinen noktada, dünyayı kıtlığa sürükleyen ülkeler, yana yakıla çareler aramaya başladı…
Çare özellikle TARIM ve HAYVANCILIK alanında ÜRETİM, ÜRETİM, ÜRETİM!….
Başka yolu şimdilik görünmüyor!
İşte tam bu noktada ülkemiz avantajlı konumda…
Peki bence bu avantajı yeterince değerlendirebiliyor muyuz?
Elbette ki Hayır!...
Artan girdi maliyetleri, enerji, gübre, sulama ve akaryakıt fiyatları, üreticinin hem belini hem de şevkini kırıyor…
Ne yapmalı?
Öncelikle MİLLİ TARIM SEFERBERLİĞİ ilan edilmelidir.
Üretim maliyetlerini artıran tüm girdiler, ucuzlatılmalıdır.
Üreticiye VERGİ İNDİRİMİ getirilmelidir.
Üretimde bilgiyi, teknolojiyi ve sistematiği en etkin biçimde kullanmanın önü açılmalı ve bu konuda teşvikler verilmelidir.
Tabii bu arada ekilebilecek, dikilebilecek her karış toprak değerlendirilmelidir.
Bu arada başta Büyükşehir belediyelerimiz olmak üzere tüm belediyelerimiz de bu alanda çalışmalar yapmalıdırlar.
Öncelikle merkezi idare, TARIM ve HAYVANCILIK alanlarında ÜRETİME yönelik projeler geliştiren Belediyelerimizin önünü açmalıdır.
Elbette ki bu yönde çok önemli ve etkili projeler, öneriler sunabilecek yüzlerce uzman arkadaşlarımız vardır.
Benim bu alanda ifade etmek istediğim konu, üretim sürecinde Belediyelerimizin önemidir.,
Sevgili okurlarım…
Belediyeler ve bağlı şirketleri artık Tarım ve Hayvancılık alanında daha çok ön plana çıkmalıdırlar.
Başta İzmir olmak üzere bazı büyükşehir belediyelerimiz bu alanda çeşitli çalışmalar yapmakta üretim sürecine katkı sağlamaktadırlar.
Bu süreci daha da hızlandırmalılar ve üretime ve istihdama yönelik projelere ağırlık vermelidirler.
Kooperatifleşmeyi teşvik etmeliler, belediye şirketleri ile kooperatiflerin ortaklık girişimlerini desteklemelidirler.
Konunun uzmanlarıyla işbirliği yapılmalı;
Akıllı Sulama,
Sensörlü hava durumlarını takip etme,
Bilinçli gübreleme,
Enerji ve akaryakıt maliyetlerini düşürme,
Ürün pazarlama stratejileri geliştirme,
Tarımsal depolama alanları oluşturma vb pek çok konularda öncülük etmelidirler.
Ayrıca yine ürünün kaliteli ve rekoltesinin arttırılması amacıyla birkaç köye birden hizmet verebilecek şekilde ziraat mühendisleri, teknikerleri ve veterinerler istihdam edilmelidir.
Kendi tohumumuzu kendimizin üretebilmesi amacıyla ar-ge çalışmaları hızlandırılmalı, bu çalışmalara yönelik laboratuarların kurulması yönünde adımlar atılmalıdır.
Belediyelerimiz, ayrıca sınırları içinde bulunan ekilebilecek dikilebilecek hazineye ait arazileri, üretime yönelik projeler için tahsislerini talep edebilirler.
Belediyelerimiz büyük bir güçtür.
Yeter ki kendilerine bu konularda güvenelim ve mevzuat açısından önlerini açalım, kolaylıklar sağlayalım…
Saygılarımla.
Mehmet Zeki FİDANDAL
Yerel Yönetimler Uzmanı