Web sitemde, size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bundan memnun olduğunuzu varsayacağım.
0 yorumlar Mehmet Zeki Fidandal

KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMALARDA YENİ BİR DURUM!...

Mehmet Zeki Fidandal

KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMALARDA YENİ DURUM!
Sevgili okurlarım...
Bugün ki yazımda pek çok vatandaşımızı ilgilendiren ve pek çok mağduriyetler yaratan
Kamulaştırmasız el atmalarla ilgili Anayasa Mahkemesinin kararından söz edeceğim.
Anayasa Mahkemesi, bazı yerel mahkemelerinin itiraz başvurularını değerlendirerek 2942
Sayılı Kamulaştırma kanunun bazı maddelerini iptal etti ve bugüne kadar devam eden
ve vatandaşlarımızın uğradığı mağduriyetleri gideren bir karara imza attı...
Karar 04/08/2022 tarihli R.G de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
2021/127 Esas, 2022/85 Karar sayılı Anayasa Mahkemesinin geniş açıklamalı yazısını
yukarıda tarihini belirttiğim R.G den okuyabilirsiniz.
Sevgili okurlarım...
Konunun içeriğine girmeden önce Kamulaştırmasız el atma olayının ne olduğunu kısaca
açıklamaya çalışayım.
Kamulaştırmasız el atma, fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir
ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen ya da
tamamen veya irtifak hakkı tesis etmek suretiyle mülk sahibinin rızası ya da onayı
olmaksızın ilgili idarece el konulması ya da hukuki el konulmasıdır.
Burada ilgili idareler başta Belediyeler olmak üzere diğer kamu kurum ve kuruluşlarıdır.
Böyle bir el atma ya da hukuki terimle el koyma işlemleri, vatandaşın mülkiyet hakkına
müdahaledir. (Anayasanın 35. MD)
Böyle durumlarda asıl can yakıcı nokta ise, el atılan bu yerlerin kamulaştırma işlemlerinin hiç
yapılmamış olması ya da kamulaştırma işlemleri başlamış ancak tamamlanamamış olmasıdır.
Çünkü bu durumda arazisi kısıtlanan vatandaşlarımız hem arazilerinin bedellerini alamamakta
hem de kendi arazilerini kullanamamakta hatta içine bile girememektedirler.
Elbette ki kamu yararı olan tüm hizmetler için ilgili idarelerin kamulaştırma hakları vardır ve
de gereklidir.
Ancak bu tür işlemleri yaparken ‘ Ben yaptım, oldu!’ mantığı asla doğru değildir.
Böyle bir uygulama, vatandaşın mülkiyet hakkına müdahaledir.
Nitekim Anayasa Mahkemesi adı geçen kararında, özellikle vatandaşlarımızın mülkiyet
hakkına müdahale edilemeyeceği noktasından yola çıkarak itirazları yorumlamış ve
2942 sayılı kanunun bazı md lerini iptal etmiştir.
Aslında bu tür davalar pek yerde yerel mahkemelerimizin gündemindeydi.,
Nitekim başta İzmir 6.İcra Hukuk Mahkemesi olmak üzere Çanakkale İcra Hukuk,
Gaziantep 3. İcra Hukuk, Antalya Bölge Adliye Mahkemelerinin yapmış oldukları
itirazların Anayasa Mahkemesince değerlendirilip vatandaşımızın lehine sonuçlandırması çok
önemlidir.

Şimdi bu kararın yayımlanmasından sonra devam eden bu tür davalar, hemen
sonuçlandırılmış olacak ve vatandaşlarımızın mağduriyetleri de giderilmiş olacaktır.
Ayrıca halen hukuki süreci başlamamış ancak yazışmalarla devam eden bu tür işlemler varsa,
dava süreci de başlamış olacaktır.
Sanıyorum ilgili idareler artık bu tür el atmalarda, önce işlemlerin hukuki zeminini
hazırlayarak ve daha sonra da kamulaştırma işlemlerini hızlandırarak süreçleri
başlatacaklardır.
Kamu hizmeti yerine getirilirken, vatandaşı da mağdur etmemek en önemli hukuki bir
meseledir.
Saygılarımla...

Mehmet Zeki Fidandal
Yerel Yönetimler Uzmanı

Fikirleriniz Benim İçin Önemlidir

* Gerekli alan